Alın terimizin hakkını alacağız

Eğitim Bir-Sen Hatay 1 no’lu şubenin genişletişmiş istişare toplantısında konuşan Eğitim-Bir-Sen ve  Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, “Önümüzde önemli bir süreç var. Alın terimizin hakkını almak için masaya oturacağımız bir toplu sözleşme dönemi bizi bekliyor. Masaya daha güçlü oturmamız gerekiyor. Daha güçlü oturmak için de Memur-Sen teşkilatları olarak daha fazla çalışacağız ve ter akıtacağız, alın terimizin hakkını alacağız” dedi.
 

Genel Başkan Ali Yalçın, Eğitim Bir-Sen Hatay 1 no’lu şubenin genişletilmiş istişare toplantısına katıldı. Programa Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın’ın yanı sıra; Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Hüseyin Yayman, Birlik Haber-Sen Genel Başkanı Ömer Budak, Ak Parti Hatay İl Başkanı Ahmet Atıç, Memur-Sen Konfederasyonu’na bağlı sendikaların şube başkanları ve çok sayıda davetli katıldı.

Yalçın, Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen’in çalışmalarının masaya yatırıldığı toplantıda 1 milyon 111 bin 111 üye hedefinin önemini anlattığı konuşmasında “Önümüzde önemli bir süreç var. Alın terimizin hakkını almak için masaya oturacağımız bir toplu sözleşme dönemi bizi bekliyor. Masaya daha güçlü oturmamız gerekiyor. Daha güçlü oturmak için de Memur-Sen teşkilatları olarak daha fazla çalışacağız ve ter akıtacağız, alın terimizin hakkını alacağız” diye konuştu.

Avrupa kendi faşizmini demokrasi diye dayatıyor

“Avrupa demokrasiyi bir korkuluk olarak kullanıyor” diyen Yalçın, “Artık Avrupa Birliği’nin hayal olduğuna inanan insan sayısı her geçen gün artıyor. Hollanda ve Almanya, bir bakıma, yabancı düşmanlığı üzerinden ayakta durmaya çalışıyor. Fakat kültürel olarak da çoğulculuğu değil, tek tipçiliğe doğru evriliyor. Onun için de entegrasyon sorunu yaşıyor” dedi.

Yeni anayasa paketindeki en önemli değişikliklerinden birinin tarafsız yargı konusu olduğunu belirten Yalçın, “Türkiye’deki sistemin iç sorunları var. Bunların başında hukuk var. Hukukun bağımsızlığı gidiyor diyenler, geçmişte Hukukun bizzat darbenin ve vesayetin aracı olduğunu gizliyorlar. 1960 darbesinde hukuk vesayetin emrine girdi. Hangi hukukun üstünlüğü ve bağımsızlığından bahsediyoruz. 72 muhtırasında üç genci asarlarken hukuk, üçe üç bağrışlarına kulak vermemiş miydi? 1980 ve 28 Şubatta darbecileri ayakta alkışlayan bir hukuktan bahsediyoruz” şeklinde konuştu.

Özgürlüğümüz, vesayeti yenmemize bağlı

Türkiye’nin milletçe bir demokrasi savaşı verdiğini belirten Yalçın, “Türkiye bütün yönleriyle vesayetle hesaplaşıyor. Bir yanda küresel vesayet, bir yanda emperyalistlerin işbirlikçileri ile milletin hak ve özgürlüklerine saldıran bir vesayet” ifadelerini kullandı.

16 Nisan halk oylamasının vesayet ile hesaplaşma günü olduğunu belirten Yalçın “Eğer vesayetle tam anlamıyla hesaplaşırsak bağımsızlığımız da tam anlamıyla sağlanmış olacaktır. Bir noktada önümüze konulan paket, tam bağımsızlık yolunda bize güç verecektir. Son 15 yıllık iktidarın istikrarına bakıp, koalisyon dönemlerindeki bağımlılığı göremiyoruz” diye konuştu.