Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) tarafından gerçekleştirilen 15 Temmuz darbe ve işgal girişimi sonrası, terör örgütü elemanlarının kamudan temizlenmesi ekseninde yapılan idari ve hukuki tedbirler, toplumun hemen her kesimince gerekli ve yerinde bulunmuştur. Ancak bu tedbir ve girişimlerin, toplumun geniş kesimlerinin zan altında bırakılması neticesini ve mağduriyetlerin yaygınlık kazanacağı algısını doğuracak şekilde dikkatsizce yürütülmesinin sürece zarar vereceği aşikârdır.
Milli Eğitim Bakanlığı’nca FETÖ darbe girişiminin ardından yürütülen soruşturmalar kapsamında son olarak 2 bin 400 öğretmen görevden uzaklaştırılmıştır. Söz konusu işlemin dayanağının ise Bylock isimli haberleşme programının kullanılması olduğu ileri sürülmektedir. Bahse konu son görevden uzaklaştırmalar beraberinde çok sayıda soru işareti doğurmuştur. Zira görevden uzaklaştırılanların büyük bir kısmının, daha önce açıklanan kriterlerin hiçbirisiyle en ufak bir ilgisi dahi bulunmayan sosyal çevresi, geçmişi ve toplum içindeki bilinirliği itibarıyla terör örgütüyle zerre kadar bağlantısı olmadığından emin olunan kişiler olması haklı ve yerinde şüphelere sebep olmaktadır.
Bu durum beraberinde, terör örgütünün örgüt içi iletişim gibi önemli bir işlemi, Bylock özelinde toplum nezdinde itibarı ve güvenirliği yüksek olan insanların telefonları, GSM hatları, internet abonelikleri üzerinden gerçekleştirerek hem kendisini gizlediği hem de bu insanları istismar etmek suretiyle faaliyetlerini kamufle ettiği şüphesini akıllara getirmektedir.
Görevden uzaklaştırma olsun kamu görevinden çıkarma olsun, haklarında işlem tesis edilen kişilere somut olarak hangi fiil veya davranışı sebebiyle bu türden bir işlem uygulandığının, hangi fiilinin sabit görüldüğünün bildirilmesi, sürecin şeffaflık içinde yürütülmesini ve toplumun adalet duygusunun yara almamasını sağlayacaktır.
Özellikle Bylock gibi, kişilerin istismar edilmesine açık kriterler üzerinden gerçekleştirilen her türlü işlem ve idari tedbir yönünden istismar sonucu mağdur edilenlerle istismar ederek mağdur edenler arasındaki ayrımın çok dikkatli ve özenli bir şekilde gerçekleştirilmesi gerekmektedir.
Kamu görevinden çıkarma gibi bireysel ve toplumsal sonuçları ağır olan işlemler tesis edilmeden evvel ayrıntılı ve özenli bir teknik incelemenin yapılarak FETÖ/PDY tarafından istismar edilmiş kişilerin mağduriyetine sebebiyet verilmemesi, terörle mücadele sürecinin geleceği açısından son derece önemlidir.